Sanırım bilmeyen yoktur ama gene de yazayım dedim. Sapanca'ya gidip İstanbuldere'de balık yememek olur mu? Olmaz tabi. Baktık bu hafta sonu bir programımız yok. Atladık arabaya soluğu Sapanca'da aldık . İstanbuldere'ye ilk gittiğimde kiremitte alabalık buz gibi gelmişti. Çok kalabalıktı ve servis gerçekten berbattı. Artık okullar kapandı, sınavlar bitti. Tatilciler tatilde, köylüler köylerinde, Bodrumcanlar Bodrum'da. Ortalık sakinken gitmeli İstanbuldere'ye. Bugün servis hızlıydı. Gelelim ne yenir ne içilir? Masanıza hemen tereyağı ve kızarmış ekmek geliyor. Kiremitte mantar ve peynirsiz olmaz mutlaka sipariş etmelisiniz. Alabalık sevdiğimi söyleyemem ama kiremitte alabalıkları gerçekten leziz, üstelik servis elemanı sizin için kılçıkları ayıklıyor. Salataları taze geliyor, beklemiş değil. Közlenmiş patlıcanı tavsiye ederim, çok başarılıydı. Tavsiye etmeyeceğim ve kesinlikle uzak durulması gereken şey tereyağda karides. Gerçekten katletmişler karidesleri. Sorun şu ki hem pul biberi basmışlar hem de yağda yüzüyordu karidesler. Aşırı acı pul biber karides tadını baskılamış. Kötüydü vallahi. Ama keyfimizi kaçıramadı. E tabi hava da gayet serin olduğu için birer de bira söyledik ve afiyetle yedik yemeğimizi. Kerem bebek ortadan geçen, kurumaya yüz tutmuş deremsi su akıntısının şırıltısına bayıldı. Bayağı bir gülücük ve kahkaha saçtı. Bir de erken giderseniz hamaklı masalardan birini kapabilirsiniz. http://www.istanbuldere.net/
28 Haziran 2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder